Acemi Kalemler olarak bir yıl önce başlayan macera “A∙Kalemler” olarak devam ediyor. On iki sayı ile ortaya koyduğumuz dinamizm inkâr edilemez.

Elif Şafak romancılığı ile ilgili karalama yapanlar artık daha dikkatli cümleler kurmak zorunda kalacaklar. Büyük eleştir-menlere böyle bir seviye getirmiş olmamızın kötü bir yönü olmasa gerek. Değilse düşünce dünyamız kısır bir ortamda debelenmeye devam eder. Geçen zaman içinde Elif Şafak dâhil tüm kalemlere sayfalarımızın açık olduğunu duyurmuştuk. Bu sözümüzü bir kez daha yeniliyoruz.

Dergimizin yeni yüzünü umarız seversiniz. Sizden gelen ürünlere mümkün olduğu kadar fazla yer vermek istiyoruz. Takdir edersiniz ki yayınlanmasını istediğiniz eserler öncelikli olarak genel okur beğenisini kazanmalı. Yalnız sizin beğeninize hitap yeterli olmayabiliyor. Uyarılarımıza dikkat etmenizi isteriz. Biz isteriz ki dergimiz çekim merkezi haline gelen bir okul olsun. Bu yönde işaretler var. Daha çok çalışmamız gerektiğini biliyoruz.

“Kral çıplak” sözümüze alınanlar oldu. Kendini kral sa-nanlar oldukça fazla imiş bunu gördük. Yani çıplak sadece kral değilmiş.

Kültür sanat ve edebiyat ortamındaki oligark yapının yıkılmasına karınca kararınca katkı sunmaya devam edeceğiz. Düşüneceğiz. Daha çok düşünüp daha çok üreteceğiz. Daha az üretsek bile daha nitelikli olmanın gayreti içinde olacağız. Bu çerçevede Selim TUNÇBİLEK’in 21. Yüzyıl Türk şiiri üzerine bir yazısına bu sayımızda yer verdik. Türk edebiyatının önemli kalemlerinden Misli BAYDOĞAN konuğumuz. Devamı gelecek.

“A∙Kalemler” olmak bizim için kolay olmadı. Zor bir karar sürecinden geçtik. Sizin desteğiniz sürdükçe sizlerle olmaya devam edeceğiz.

Geride bıraktığımız bir yıla baktığımızda her sayısı birbi-rinden daha diri bir yılı geride bıraktığımızı görüyoruz. Bu genç bir yazı kadrosuna sahip olmamızdan kaynaklanıyor. 21 Ağustos dünya yazı günü teklifimiz; unutulmaması gereken önemli bir hareket noktası, bunu biliyoruz.

Zira söz çürümez.