İlk iki sayımız beklentimizin üzerinde bir heyecan yarattı. Gösterilen ilgi mutluluk verici. İkinci sayımızı dağıtıma vermeden, ilk sayımızın ikinci baskısını yaptık. Okurun bu sıcak ilgisi kalemimize olan sadakatimizi artırıyor. Türkçemize olan aşkımızı daha da “acemi” kılıyor. Sağ olsunlar. Okura binlerce teşekkürler.

   Ulu bir edebiyat çınarının dalları arasına yaptık mütevazı yuvamızı. Kuş misali değerli gördüğümüz her bir anıyı, bilgiyi, erdemi titizlikle taşıdık yuvamıza. Yıkıp dağıtan poyrazlara inat ılık ılık esen mel-temlerin gölgesinde demledik ruhumuzu ve biz böylesine sıcak bir yuvada aile olduk. Dalların arasından kimi zaman olgunlaşmadan düşen kimi zaman da rüzgârın savurduğu yapraklardan, yalnızca birlik olarak korunabileceğimizi öğrendik. Edebiyatın edep halinden geldiğini ve nefesimizin “edep” ile güzelleşip yazılarımızın ruhuna üfleneceğini gördük. “Derdi dünya olanın dünya kadar derdi olur” derler ya, biz derdimizi edebiyat bildik; edebimiz kadar edebiyata bulanacağımızı ve edebiyatımız kadar edepli olacağımızı öğrendik.

   Ailemiz genişliyor! Acemi Kalemlere ilgi artıyor. Okuru olduğunuz dergimizin yazarı olmak isteğinizi çok yerinde buluyoruz. Her sayımızda sizlerden gelen çalışmalara da yer vereceğiz. Acemi Kalemler okul görevi yapsın istiyoruz.


   İnsanlık gittikçe yalnızlaşıyor. Vahşilik ve çığırtkanlık her geçen gün deli imkânlara kavuşuyor. İnsanın bu çağdaki yalnızlığını gidermek çok zor biliyoruz. Karınca kararınca onun acılarını ve yalnızlıklarını dindirecek bir anlık nefes olmak arzusundayız. Bunu görüyor ve insanın kederini anlıyoruz.

   İnsanı anlayan bizi de anlar. Anlayana selam olsun.